Toplum Mühendisleri Taraf mı Değiştiriyor?

23 Mayıs 2010 Pazar

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP’nin eski Genel Başkanı Deniz Baykal’ı istifaya götüren kasetin ortaya çıkmasıyla birlikte 7 yıllık rüyasından uyanmaya başladı.

Çünkü, Deniz Baykal’ın iddia ettiği gibi “komplo kaseti”nden Başbakan Erdoğan’ın haberi yoktu. Çünkü bu kaset, Başbakan’ın siyasi senaryosunu rayından çıkardı. Çünkü, 7 yıldır ilk kez kendisinin haberi olmadan Türkiye’de çok ciddi bir operasyon başlatıldı.

Türkiye’de herkes, “Baykal’ın kaset skandalını kim tezgahladı?” sorusuna yanıt ararken Başbakan da aynı soruyu soruyordu.

Görünen o ki, iki hafta önce start verilen bu perasyonun failini o da bulamadı. “Baykal Operasyonu”, tereyağından kıl çeker gibi sonuçlandırıldı. Herkesin sıradan yol kazasından ibaret sandığı yaşananlarla Türk siyaseti yön değiştirdi.

Yedi yıl önce, 1 milyar dolar nakit Türkiye’ye girdiğinde “darbe yapılacak” endişesi, Abdulhamid’in vehmini çağrıştıran boyutlara ulaştı.

Çankaya Köşkü’ndeki 29 Ekim 2003 Cumhuriyet Balosu’ndan sonra “müesses nizama” karşı savaş açanlar, “askeri darbe”ye karşı direnen demokrasi havarisi rolünün artık sona erdiğini hissetmiştir.

22 Mayıs 2010 Türk siyaseti için önemli bir dönüşüm tarihidir. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, TOBB Genel Kurulu’nda gündemi belirleme yetisinin elinden alındığını itiraf etmiştir. TOBB Genel Kurulu’ndaki sözleri, Erdoğan’ın pembe rüyadan uyanmakta olduğunun en önemli göstergesidir.

TOBB Genel Kurulu’nda konuşan Erdoğan, iktidar partisi liderinden çok muhalefet partisi liderine benzemektedir:

“SİNSİ BİR TAKTİK UYGULANIYOR”

''Türkiye'de ne yapılmak istendiğini, nasıl sinsice bir taktiğin uygulamaya konulduğunu görüyoruz. Sanki Türkiye'de ilk defa, örneğin, bir grizu patlaması oluyor. Sanki ilk defa bir maden kazası oluyor gibi bu meselenin nasıl abartıldığını gördük, gördünüz. Ajite edilerek mutlaka ve mutlaka Hükümetle de doğrudan ilişkisi kurularak yansıtıldığını nazarı dikkatimizden kaçırmıyoruz.”

3. SAYFA HABERLERİNDEN RAHATSIZ

Başbakan, sırtını yere getirdiği medyanın bu kez 3. sayfa haberlerinden rahatsız. Bu kez medya ismi veremiyor. Çünkü, yandaş medya da 3. sayfa haberleri yapıyor. 3. sayfa haberlerinin toplum üzerinde daha etkili olduğunu geç keşfeden Erdoğan, bunun da gizli bir el tarafından tezgahlandığından şüpheleniyor. Acaba etkilerini çok iyi bildiği toplum mühendisleri saf mı değiştiriyor?

İşte Erdoğan’ın 3. sayfa haberleri ile ilgili endişeleri:

“Ülkenin farklı yerlerinde meydana gelen adi vakaların gereğinden fazla abartılıp gündemin ilk sıralarına taşındığını; ilgili ya da ilgisiz her meselenin doğrudan Hükümetle ilişkili gösterildiğini ibretle izliyoruz. Daha önce üçüncü sayfalarda kalan haberlerin manşetlere nasıl çekildiğini dakikalarca, saatlerce ekranlarda döndürüldüğünü; lokal olayların, menfi olayların adeta bir Türkiye manzarası gibi sunulduğunu da görüyoruz.''

ERDOĞAN KORKMALI MI?

Erdoğan TOBB Genel Kurulu’nda bu sözleri sarf ederken Kılıçdaroğlu da kurultay salonundaki kürsüden, “Recep Bey, korksun” diyor.

Acaba Kılıçdaroğlu, bu sözleri kitleyi coşturmak amacıyla mı söyledi, yoksa birileri mi söyletti?

Çünkü, Kılıçdaroğlu, son 3 gün içerisinde CHP kurultay delegeleri üzerindeki ikna operasyonuna vakıf olsaydı önce kendisi korkardı.

Erdoğan’ın kimden korkması gerektiğini galiba anladınız.
23.05.2010