Türkiye'de AKP'ye yakın çevreler ve cemaatler, Akdeniz'de yaşananlara "cihad" penceresinden bakarken, Fethullah Gülen'den şok eden bir açıklama geldi. Gülen, Wall Street Journal’a verdiği demeçte, İHH’yı İsrail’in iznini almadan yardım götürmekle suçladı. Gülen, İsrailli komandolarla Türk yardım grubu üyeleri arasında yaşanan ölümcül karşılaşmayla ilgili haberleri nasıl takip ettiğini anlattı. Gülen “Gördüğüm şey hiç hoş değildi. Çirkindi” dedi.
Gülen, organizasyonu yapanların yardım götürmeye girişmeden önce İsrail’le anlaşmayı denemeleri gerektiğini söyledi. Gülen, “Aksi otoriteyi inkâr etme işaretidir ve verimli meselelere vesile olmayacaktır” diye konuştu.
Gülen, yardım filosu yolculuğunu düzenleyen ve 100’den fazla ülkede faaliyet gösteren İstanbul merkezli İslami yardım örgütü İHH’dan sadece kısa bir süre önce haberdar olduğunu söyledi. Fethullah Gülen, İHH için, “Politik olup olmadıklarını söylemek zor” dedi..
Kendi hareketine bağlı yardım kuruluşları Gazzeliler’e yardım etmek istediklerinde, İsrail’den izin almaları için ısrar ettiğini ifade eden Gülen, suçun kimde olduğunu belirleme işinin Birleşmiş Milletler’de olduğunu söyledi.
Aslında normal şartlarda ve demokratik bir tartışma ortamında hiç de şok etkisi yaratmayacak türden olan bu açıklama, kendilerini inanmışların eliti olarak gören, kerameti kendinden menkul çevrelerde hiç beklenmedik bir darbe etkisi yarattı. Şimdilik "Kol kırılır yen içinde kalır" prensibi ile hareket etmelerine rağmen İslami kesim, Gülen'in açıklamalarını sırtlarına saplanan hançer acısı ile hissetti. Ama 87 yıldır olduğu gibi hesaplaşma, özlenen zemine ertelendi.
Fakat Fethullah Gülen'in aykırı açıklamayı, İslam dünyasında ve Türkiye'de AKP'nin yıldızının parladığı bir dönemde yapması, bu hesaplaşmanın uygun zemine erteleneceği izlenimi vermiyor.
Gülen'in bu açıklaması daha çok tartışılacak gibi.
İHH Başkanı Bülent Yıldırım, Gülen’in eleştirilerine cevap vermekte gecikmedi. Yıldırım, şunları söyledi:
“Fethullah Gülen'in eleştirel açıklamalarını yeni duydum, biz İsrail'e başvurduk ve bizi hep oyaladı İsrail. Cenevre sözleşmesine göre hareket ettik, açık deniz olduğu için bölge İsrail'in egemenliği altında değil. Doğrusu üzüldüm, inşallah bu haber yanlıştır, ben başsağlığında bulunmasını bekliyordum. Kendisine saygı duyuyoruz. Eleştirileri zannediyorum bir ara yüzyüze gelirsek derdimizi anlattığımızda vazgeçecektir. Açıklamayı keşke bizimle görüşerek yapsaydı. Elimizde başka görüntüler var, bunları daha sonra açıklayacağız. Ambargo kalkmazsa dünyanın her tarafından yeni gemiler kalkar. Netanyahu'nun ambargonun yeniden gözden geçirileceği yönündeki açıklaması olumlu bir gelişmedir. Önemli olan oraya yardımların ulaşması, amaç bağcıyı dövmek değil." 04.06.2010
Kayıtlar
0 yorum:
Yorum Gönder